Page 32 - GençNazar - Edebiyat Kültür ve Sanat Dergisi
P. 32
zünü hatırladı: “Öğren lm ş çares zl k, başarısız- larının anlamsız bakışlarına ve uyarılarına artık
lığı kökten kabullenmekt r. Başarısızlığı kabul- aldırış etm yordu. Merak sarmışken her b r yanı-
lenm ş öyles ne güçlüdür k bazen başarısızlığın nı önüne dağlar, okyanuslar çıksa ne yazar. Güç-
önündek tüm engeller kalksa da k ş başarısız lüydü çünkü meraklıydı. Güçlüydü çünkü kara-
KUM olacağına nandığı ç n engeller n kalkmış oldu- lıydı ve güçlüydü çünkü az ml yd . K m olduğu-
ğunu fark etmez.” Her şeye rağmen sormaktan,
mu, nereden geld ğ m , nereye g tt ğ m bul-
sorgulamaktan asla vazgeçmed . Bu sayede mam gerek, kader mde ne varsa onu yaşamak
TANESİ yen şeyler öğren yordu. Öğrend ğ her şey ona ç n bu arayışa çıkmam gerek, ded . Bu düşünce-
b lg olarak dönüyordu. B lg se güç demekt , ler geçerken kafasından, çoktan yolunun yolcu-
zor koşullardan kolayca çıkmanın b r c k anah- su olmuştu b le.
Nuh EK
tarı demekt . İç dünyasının der nl kler nden Önündek aşılması gereken yüce dağlara
gelen bu ses onu b r şeyler yapmaya zorluyor- baktı. Dağlar kocaman Kum Tanes ufacıktı.
du. Yapmak zorundaydı çünkü tesl m yet sorgu- Zerre kadar korkusu yoktu. Önüme çıkan her zor-
lamaktan vazgeçt ğ nde başlardı. luk benden daha küçüktür, d ye düşündü. B l -
Ta k b r gün dalıp g tm şken y ne gökyüzü- yordu k korku ve umutsuzluk düşmandan daha
ne, da reler ç zerek yükselen b r kuş takıldı gö- düşmandır ona.
an kuş uçmaz kervan geçmez der- küçük hatta küçücük olmasına bağlıyordu. züne. Uzun b r süre o kuşu zled . Kuş gözden B r ara dönüp arkasına baktı. Epey yol aldığı-
ler ya şte tam da böyle b r yerde ya- Gökyüzü ona kocaman görünüyordu. B r an kaybolana kadar zled , zled … Uçab len b r nı fark ett . Okyanusu göreb l yordu ama artık
Hşardı küçük Kum Tanes . B r yanı sık okyanusa benzett sonsuz mav gök kubbey . kuş, ne yapacağına kend karar veren b r kuş duyamıyordu ne dalgaların ne de martıların
ormanlarla kaplı geç t vermez dağlar, b r yanı Yer mav , gök mav , k s de sonsuz, k s de koca- olmak geld ç nden. güzel ses n . Ş md den özlem şt yaşadığı dün-
eng n b r okyanus, b r yanı sonsuzluğa uzanan mandı. Ben se… Ded kten sonra der n b r off Bu anlamsız ve amaçsız yaşama daha fazla yayı. K m zaman vazgeçmek g b düşüncelere
b r kumsal… Kend n b ld b lel hep oradaydı. çekt . Dalıp g d yordu k m zaman okyanusun, katlanamazdı. Kuş olmak sted , d yar d yar gez- kapıldıysa da “O lk adımı neden attım?” düşün-
Hatırladığı tek şey se - rades dışında- okyanu- gökyüzünün mav l kler ne. mek dahası bu monoton hayatına dur demek ces onu kamçılıyordu. Haftalar, aylar sürdü bu
sun dalgalarına kapılıp b r o yana b r bu yana sü- Geçen her dak ka her san ye Kum Tanes ç n ç n… Kafasındak soru şaretler ne her gün ye- yolculuğu. Kolay değ ld b l nmeze g den b r
rüklen p durmaktı. Ufaktı, küçüktü, küçücüktü çok öneml yd . Zamanı önemseyenler ve zama- n ler eklen yordu. B r çözüm veya arayış onun yolun yolcusu olmak. Yalnızdı, yapayalnızdı.
Kum Tanes . na karşı d renenler ancak boşa geçen zamanın ç n artık kaçınılmaz olmuştu. K m zaman vazgeçmek g b düşüncelere kapıl-
Bazen büyük dalgaların az zl ğ ne uğrar, ok- acımasız yüzünü göreb l rd . Kum Tanes sank Başlamalıyım, ded ve başladı. Başarmanın dıysa da “O lk adımı neden attım?” düşünces
yanusun der nl kler ne kadar sürüklend ğ olur- her an zamanın acımasızlığına maruz kalıyordu. lk anahtarı o lk adım. Karar ve azm n adıydı o lk onu kamçılıyordu. Tek yoldaşı se cesaret ve me-
du. Günlerce orada kalırdı. Y ne aynı dalgalar ta- Geçen her an hem Kum Tanes n n hem yüreğ n- adım. Arkadaşlarını te te en üste çıktı. Arkadaş- rakıydı. Yorgundu, b tk nd . Sık sık duruyor, etra-
rafından evr le çevr le kumsalın düzlükler ne de hem de beden nde der n zler bırakıyordu.
kadar sürüklen rd . Hayatı bu “gelg t” ten baret- Geçen her an canından b r parça alıp da g d yor-
t . du sank .
Okyanusun durgun olduğu rüzgârın esme- Başını kaldırıp arkadaşlarına baktı. Herkes ha-
d ğ sıcak b r lkbahar sabahında gök kubbeye l nden memnun olacak k k mseden ses çıkmı-
d kt gözler n . Kend s ne sayısız kere sorduğu yor, d ye düşündü. Yıllardır arkadaşlarından duy-
ama cevabını henüz bulamadığı o can yakıcı so- duğu: “Yok, bu ş olmaz, ne yaparsan yap sonuç
1
ruyu b r kere daha mırıldandı: “Neden ben sü- değ şmeyecek, bu durum asla çözülmez ben
rüklenm yorum da başka b r güç (dalgalar) ben sana söyleyey m, kader ne razı ol…” g b sözler
sürüklüyor, bu kader m olmamalıdır, ded . Yıllar- onu da öğren lm ş çares zl ğe tm şt . Belk de
dır z hn n kurcalayan bu soruya daha b r cevap onu arkadaşlarından ayıran tek özell ğ se bu ça-
bulmuş değ ld . Yapamadığı b rçok şey se res zl ğ n farkında olmasıydı. B r b lgen n şu sö-
30 31