Page 54 - GencNazar
P. 54

Hacer ÖZCAN

                KÂİNATI OKU

                Bismillah-i Teâlâaradan, ona doğru yolu gösteren, ikra emri ile onu muhataba alan Allah’a hamd
                olsun. Dini iştima-i(toplumsal) ve ferdi bütün konularda bizlere en güzel örnekliği teşkil eden Hz.
                Muhammed’e salat ve selam olsun.

                İslam’ın ilk emri okudur. Her konuda olduğu gibi dini konularda da en büyük rehberimiz olan
                Resülullah (sav) ilk vahiyden önce de sonrada okuma yazma öğrenmedi. Bunun nedenini hiç
                düşündünüz mü?
                Aslında bunun iki temek sebebi var. Birincisi efendimizin okuma yazma bilmemesi gerekiyordu. Zira
                Kur’an-ı O’nun yazdığı iddia edilebilirdi. İkincisi ise ilk vahye rağmen okuma öğrenmemesiyle alakalı.
                Şayet oku emrinden sonra okumayı öğrenseydi, bizler bu emrin yazılan yazıyı okumak olduğunu
                düşünebilirdik. Dolayısıyla asıl maksadı kavrayamazdık. Yani O’nun Oku emrinden sonra okuma
                yazma öğrenmemesi Oku’dan kastın yazılan yazıyı okumak olmadığını bizlere gösteriyor. Demek ki
                vahiyden başka bir oku mevzubahisti. Bahsedilen “kainatı oku” emriydi ki dinimizde buna tefekkür
                diyoruz.

                Kainat nasıl okunurdu ki?
                Hangi alfabenin kelimeleriydi?

                Nereden baslardı bu kitabın cümleleri?
                Kâinat kalpte okunan bir kitaptır. Oku derken kâinatı, onun da vardır bir elif bası. Bu elif banın harfleri
                kâinattaki bütün mahlûkatlardır.
                Kâinatın elif-i insandır. Onunla başlar bu âlemin serüveni. Onunla yazılır bu kitabın ilk cümleleri. Bu
                yüzden insan önce kendini tanımalı, Allah’ın yeryüzündeki temsilcisi olduğunun farkına varmalı,
                daha sonra çevresini tanımalıdır. Bütün mahlûkatın Allah’ın isim ve sıfatlarının yeryüzündeki tecellisi
                olduğunu bilmeli ve bunları tefekkür etmelidir.
                Nobel tıp ödüllü Dr. Francis Crick’in: “ DNA’da Allah’ı gördüm.” Sözü gibi DNA’da bile Allah’ı bulmalıdır.

                Kuşların uçmasında, bir yaprağın yere düşmesinde devenin çöle uygun yaratılışında,  güneş ay ve
                gezegenlerin bir uyum içinde çalışmasında rüzgârın aşılayıcı etkisinde, arıların hayat döngüsünde
                vs. Allah’ı bulmalı ve onu(c.c) tanımalıdır.
                Maria Mitchell’in dediği gibi:

                “bir tabiat kanununu izah eden her formül, Allah’ı öven bir ilahidir.”


























            54
   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59