Page 46 - GencNazar
P. 46
AYŞE BİLİR
Özlem çaresizliğin zirvesidir diyebilirim sizlere. Ağırdır yükü, güçtür dayanılması çünkü. Bazen
küçücük bir umut için beklemek, bazen ise gelmeyeceğini bilip kalbe giren korkunç sancıya
dayanabilmektir.
Bir mucizeyi istemektir aslında veya rüyada bile görebilmeyi dileyecek kadar acizliktir. Sabırdır,
yaşayış sebebidir. Kimileri içinse zorlu bir imtihandır. Öylece kalakalmak, belki de gidememektir
zaman zaman. Söz gelimi gözünden sakındığı yavrusunu askere gönderen annenin kalbindeki
derin sızı, kızının düğününde kurdelesini bağlayan babanın gözünden akan yaştır özlem. Başka bir
deyişle de hamile bir annenin bebeğini kucağına aldığı o ilk an, evladının kokusunun ciğerlerine
işlemesidir. Bazen uzaklardan gelen tozlu bir mektup yahut bir tutam saç telidir. Kimisi için de biraz
pişmanlık, keşke kelimesinin dolanmasıdır dile. Araya mesafe girdikten sonra oluşan farkındalık,
buna bağlı olarak yapılan ve yapılmayanlar için duyulan vicdan azabıdır.
Yani beş harften oluşan ve mesafe barındıran bir kelimeden ibaret değildir özlem. Öyle ki
yanındayken bile hasret kalır insan çoğu zaman. Bu yüzden kaybetmeden özlemeli, kıymet bilerek
keşke demeden… Yanındayken özlemeli, dönüşü olmayan bir gidişte değil ve fırsatını buldukça
gidermeli hasretini pişmanlıkları olmadan.
ÖZLEM
46